Çocuklarda İnternet Bağımlılığı

İnternet hayatlarımıza 1990’lı yıllarda girmeye başladı ve teknolojik aletlerin de hızlı gelişimi ile birlikte günlük hayatımızda kapladığı alan her geçen gün arttı. Artık internet kullanımı olmadan bir günümüzü nasıl geçireceğimizi bile unutmuş durumdayız. Bu durum globalleşme, bilgiye ulaşım hızının artması ve iletişimin kolaylaşması gibi birçok artı özelliğin yanında sosyal ilişkilerin zayıflaması, internet bağımlılığı ve zararlı veya yanlış bilgilerin yayılmasında sağladığı kolaylıklar gibi eksi yönleri ile de hayatımızı etkiledi. Özellikle 2000 yılı ve sonrası dünyaya gelen nesiller için internet, bebeklik dönemi itibariyle hayatlarının bir parçası haline geldi.

İnternet Bağımlılığı Nedir?

İnternet bağımlılığı tüm bağımlılıklarda da olduğu gibi kişinin günlük işlevselliğini bozacak düzeyde internet kullanımı ile karakterize bir tablodur.  Kişinin günlük işlevselliğini bozulmasından kasıt internet kullanımına ayrılan vakit sebebiyle sorumlulukların yerine getirilememesi (ödev, uyku vakitlerini ayarlayamama sebebiyle okulda devamsızlık vb.), sosyal hayatın kısıtlanması, yemek, uyku veya temizlik alışkanlıkları gibi kişisel ihtiyaçlardan feragat edilerek bu eylemlere ayrılacak zamanın internet kullanımına ayrılması şeklinde açıklanabilir.

İnternet Bağımlılığı Nasıl Başlar?

Özellikle 2000 yılı ve sonrasında doğan nesillerde gözlemlenen internet bağımlılığı çocuğun telefon, tablet veya bilgisayar gibi interneti kullanabileceği teknolojik aletlerle geçirilen zamanın yoğunluğu ile doğrudan bağlantılıdır. Bebeklik döneminin ardından çocuklar sağlıklı bir gelişim için ebeveynleri ve akranları ile iletişim halinde olmaya ve özellikle oyun oynamaya ihtiyaç duyarlar. İnternet özellikle çocuklar için barındırdığı renkler, hızlı geçişler, oyunlar ve sunduğu görsellik sebebiyle oldukça cezbedicidir. Çocukların ekrana (telefon, tablet, bilgisayar) maruz kalma süresinin kontrol edilmemesi, sınırlanmaması ve hatta bazı durumlarda ebeveynlerin çocuklarını yatıştırmak için (hareketliliğini önleme, beslenmeyi sağlayabilmek için ekranı kullanma, ağladığı zamanlarda susturma vb.) ekranları kullanması nedeniyle çocuk bu cezbedici dünyaya bağımlı hale gelmeye başlar.  

İnternet Bağımlılığı Belirtileri Nelerdir? 

İnternet bağımlılığı henüz Dünya Sağlık Örgütü tarafından tanımlanmış bir patoloji değildir bu sebeple patolojinin tanısal sınıflamaya girmiş evrensel geçerliliği olan semptomları belirlenmemiştir. Yanı sıra internette günlük işlevselliği bozacak düzeyde zaman geçiren çocuk ve ergenlerde görülen ortak belirtiler aşağıdaki gibidir;

  • Ekranı (telefon, tablet, bilgisayar) kapatmakta güçlük
  • Ekransız geçirilen sürelerden hoşnut olmama ve gerginlik hali
  • Ekran önünde uzun süreler geçirilmesi sebebiyle ortaya çıkan duruş bozuklukları
  • İnternette vakit geçirmek için sosyal yaşantıdan ve kişisel ihtiyaçlardan (öğün atlama, kişisel temizliği geciktirme vb.) feragat etme
  • Akademik başarıda düşüş
  • Zaman yönetiminde başarısızlık 
  • Fiziksel aktivitelerde azalma
  • Duruş bozuklukları

İnternet bağımlılığı ile nasıl mücadele edilir? Nasıl önlenir?

İnternet bağımlılığını önlemenin en önemli adımı henüz çocukluk dönemindeyken ekran ile geçirilen zamanın kısıtlanmasıdır. Özellikle 3 yaşa kadar ekrana maruz kalmanın engellenmesi gerekmektedir. Ekran kullanımı 3-6 yaş aralığında günde 30 dakika, ilköğretim döneminde günde 1 saat ve lise döneminde ise günde 2 saat şeklinde sınırlandırılmalıdır. Bu sınırlandırılmaların uygulanabilmesi çocuğun hayatındaki sosyal çeşitliliğin ve aile/akran ilişkilerinin niteliğine de bağlıdır. Çocuk/ergen ekrandan kopmakta zorluk yaşayabilir, bu noktada ebeveynlerin tutumu oldukça önemlidir. Sınırların ebeveynler tarafından tutarlı bir şekilde uygulanması, başlarda gösterilebilecek yoğun dirence rağmen esnetilmemesi gerekir. Konulan sınırların tutarlı bir şekilde uygulanması kadar ebeveynlerin çocuğun sosyal yaşamını desteklemesi de önemlidir. Bu noktada ailelerin imkanları dahilinde çocuğu ilgi duydukları spor veya sanat aktivitelerine yönlendirmeleri ve akranları ile bir arada bulunabilecekleri aktivitelere alan açmaları bağımlılık ile mücadelede atılabilecek adımlardandır.   

Kaynakça

Kuss, D. J., Van Rooij, A. J., Shorter, G. W., Griffiths, M. D., & van de Mheen, D. (2013). Internet addiction in adolescents: Prevalence and risk factors. Computers in Human Behavior29(5), 1987-1996.

Lam, L. T., Peng, Z. W., Mai, J. C., & Jing, J. (2009). Factors associated with Internet addiction among adolescents. Cyberpsychology & behavior, 12(5), 551-555.

Vondráčková, P., & Gabrhelik, R. (2016). Prevention of Internet addiction: A systematic review. Journal of behavioral addictions, 5(4), 568-579.

Klinik Psikolog Eda Yardımcı

Yazıyı Paylaşın:

Uzm. Dr. Gökçen Güven

Uzm. Dr. Gökçen Güven

Türkiye’de ilk ISST Onaylı Çocuk ve Ergen Şema Terapistlerinden biri olan Dr. Güven, alanında bir çok sertifikaya sahiptir.Türkiye Çocuk ve Genç Psikiyatrisi Derneği, Türk Tabipler Birliği, EMDR Derneği ve International Society of Schema Therapy (ISST), Uluslararası Şema Terapi Derneği üyeliğine devam etmektedir.

Bu Yazılar da İlginizi Çekebilir

Çocuğum Konuşmuyor

Her çocuğun gelişimi kendine has özellikler taşır. Bazı çocuklar diğerlerine göre gelişim evrelerini daha

Read more →