Davranım bozukluğu başkalarının sahip olduğu temel haklara, yaşa uygun toplumsal kurallar ve normlara uymayıp tam tersi davranışlar gösterme ile meydana gelmektedir. Davranım bozukluğunun temel özelliği, kişinin yaşından beklenilen toplumsal ve ahlaki kuralları ihlal ederek sürekli ve tekrarlayıcı bir biçimde başkalarının temel haklarının saldırıya uğratılmasıdır. DSM-V’te davranım bozukluğu belirtileri; fiziksel saldırganlık, mala zarar verme, yalancılık veya hırsızlık, kuralların ciddi biçimde ihlali olarak dört ana gruba ayrılmıştır.
Davranım bozukluğunun başlıca belirtileri hırsızlık, mala zarar verme, yalan söyleme, dolandırıcılık, okuldan kaçma, yaşa uygun olmayan şekilde yasalara aykırı davranışlarda bulunma, madde kullanma, insanlara ya da hayvanlara yönelik saldırgan davranışlar, kural ihlalleri, zorbalık, tehdit etme, göz korkutma, fiziksel kavga başlatma, bıçak vb. nesneleri yaralanmalara sebep olabilecek şekilde kullanma olarak sıralanabilir.
Davranım bozukluğunun oluşmasında pek çok farklı neden vardır. Bu davranış sorunlarının birçok farklı ortamda ortaya çıkması ve bu olumsuz davranışların ardından pişmanlık duymama söz konusu olabilmektedir. Davranım bozukluklarının ortaya çıkışında genetik ve çevresel faktörlerin bir arada yarattığı etkiden bahsedilmektedir. Davranım bozukluğu ile okul başarısının düşük olması, sözel yeteneğin zayıf olması ve yürütücü işlevlerle ilgili karşılaşılabilen sorunlar ilişkilendirilmiş olup davranım bozukluğu olan çocuk ve gençlerin problem çözme konusunda birtakım zorlanmalar yaşayabildikleri gözlenmiştir.
Davranım bozukluğu, karşıt olma karşıt gelme bozukluğu ve dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğunun birlikte görülme sıklıkları oldukça yüksek olmakta birlikte erkeklerde görülme olasılığının daha yüksek olduğu belirtilmektedir.
Başlangıç yaşı çoğunlukla ergenlik dönemine denk gelmekle birlikte, bazı durumlarda görülmesi beş ila altı yaş civarına kadar erken olabilmektedir. Tarif edilen bu durum akademik, sosyal ve okul dışı alanlarda günlük yaşamı büyük ölçüde etkilemesi sebebiyle profesyonel bir yardım ve desteğe ihtiyaç duyulabilmektedir.
Hırsızlık, zarar verme, yalan söyleme, kural ihlalleri vb. problemli davranışların davranım bozukluğu olarak değerlendirilmesi için söz konusu davranışların uzun bir süredir devam etmesi beklenmektedir. Davranım bozukluğunda önemli olan kriterlerden bir diğeri ise problemli davranışların başkalarının haklarını ihlal etmesi ve toplumsal kuralların ciddi şekilde ihlal edilmesi durumunun ön planda oluşudur.
Davranım bozukluğu tanısı oranı cinsiyete göre farklılaşmaktadır ve erkeklerde davranım bozukluğu görülme sıklığı daha fazladır. Ayrıca düşük sosyo-ekonomik düzeye sahip ailelerin çocuklarında da görülme riskinin arttığı bilinmektedir.
Ayrıca altta yatan başka psikopatolojiler, dürtüsellik de davranım bozukluğu görülme riskini arttırır.
Davranım bozukluğunun başlangıç yaşı cinsiyete göre ortalama olarak fark göstermektedir ve erkeklerde daha erken yaşlarda görülmektedir.
Davranım bozukluğunun önlenmesinde en önemli etken aile içi ilişkiler, çocuğun duygu ve davranışlarının fark edilmesidir. Anne baba eğitimi özellikle çocuğun problem davranışıyla baş etmeleri ve bunları ortadan kaldırmayla ilgili becerileri kapsar. Böylece anne babanın çocuğun istenmeyen davranışlarına yol açan tutumlarını fark etmeleri ve bunları nasıl değiştirebileceklerinin anlaşılmasını sağlamış olur.
Davranım bozukluğu tedavisinde diğer birçok psikiyatrik bozukluğun tedavisinde olduğu gibi bütüncül yaklaşım önem kazanmaktadır. İlaç tedavisinin yanı sıra davranışçı psikoterapi yöntemi oldukça etkilidir.
Merkezimizde davranım bozukluğu belirtileri ile gelen çocuklar/ergenler ve aileleri ile bir değerlendirme sürecine girilmektedir. Uzmanlarımız öncelikle çocuğu ve aileyi değerlendirip durumunu-davranışlarını detaylı inceledikten sonra gerekli bulduğu durumlarda ayırıcı durumlar açısından bir takım psikometrik testler/ projektif testler isteyebilir. Bunlara ek olarak yapılandırılmış formlar ile ebeveynlerden ve öğretmenlerden bilgi alarak tedavi sürecine başlanmaktadır. Tedavi süreci gerekli görüldüğü takdirde uygulanan ilaç tedavileri ve psikoterapi süreçlerini içermektedir.
Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları, Türkiye Çocuk ve Genç Psikiyatrisi Derneği Yayınları. (2016)
Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi Temel Kitabı, Çocuk ve Gençlik Ruh Sağlığı Derneği Yayınları. (2008)
© 2023 Tüm Hakları Saklıdır.